Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

YAŞAR:”Onlar Başka Bedenlerde Yaşayan ZOMBİLER”

Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar Demokrasi Nöbetini tutan vatandaşlar ile bir araya geldi. Fetullahçı Terör Örgütü militanlarını İnsanlığını kaybetmiş sadece kokmuş et yığını olan Zombi ’ye benzeten Yaşar, bu Zombiler ’in kökünün kazınacağı mesajını verdi Ak Parti Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar, Demokrasi meydanında Malatyalılar ile bir araya geldi. Son günlerde yaşanan olaylar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan […]

Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar

Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar Demokrasi Nöbetini tutan vatandaşlar ile bir araya geldi. Fetullahçı Terör Örgütü militanlarını İnsanlığını kaybetmiş sadece kokmuş et yığını olan Zombi ’ye benzeten Yaşar, bu Zombiler ’in kökünün kazınacağı mesajını verdi

Ak Parti Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar, Demokrasi meydanında Malatyalılar ile bir araya geldi. Son günlerde yaşanan olaylar ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Yaşar, Fetullahçı Terör Örgütü liderini ve darbe girişimde bulunanları başka bedenlerde yaşayan Zombi ’ye benzediğini söyledi. FETÖ ’nün Sapık, büyülenmiş bir tarikatın mensupları olduklarının altını çizen Yaşar şunları kaydetti;” 15 Temmuz Türkiye’nin yeniden bu coğrafyaya mührünü vurduğu öncülük ettiği destan yazdığı bir gün. Bu destanı her birimiz tek tek yazdık. Tek tek imzalarımız birleşti bir oldu okyanus oldu. Bütün bu bölgeyi doldurdu. Allaha şükürler olsun bir ilki gerçekleştirdik gerek Ülkemizde, gerek bölgemizde yıllardır darbeler yapılıp duruyordu. Aslında bunun işaretini 2007’de e muhtırada cevabını vermiştik. Bu milleti harekete geçiren bu milleti meydanlara davet eden bir liderlik, bir hareket, bir duruş, bir başkan o günün Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan gibi o darbeye dur dedi. Daha yazılı haldeyken durdurdu. Ama bu yeni darbeye tevessül edenler, sapık bir adamın köleleri.

“BUNLAR SAPIK BİR TARİKATIN MENSUPLARI”

Bunlar sapık bir tarikatın mensupları. Bunlar aklı köleleşmiş gözleri körelmiş, kalpleri mühürlenmiş, kulakları sağırlaşmış, düşünme akıl etme imkanlarını kaybetmiş, büyülenmiş, sapık bir tarikatın büyülü mensupları. Düşünme imkanları yok. Eğer düşünselerdi, eğer akıl etselerdi atmışların, Seksenlerin, doksanların darbelerinin ortamı yok. Öyle bir hükumette yok, öyle bir millette yok. Bu millet yeni bir millet, bu hükumette yeni bir hükumet. İlk defa bir lider aslında her zaman başından beri içinde her zaman buy enerjiyi bu potansiyeli bağrında taşıyan, bu millete işaret etti, bu milletin düğmesine bastı. Sokaklara dedi, Meydanlara dedi. Bu gün haysiyetini savunma günü dedi bu gün milletini, memleketini ülkesini, savunma günü dedi. Bu gün memleket günü dedi ve akın akın insanlar hepimiz sokaklara indik. Fakiri, zengini, işçisi amiri, memuru, köylüsü kentlisi, sağcısı, solcusu, şu parti mensubu, Alevi’si, Sünni’si, Kürdü, Türkü, Laz’ı, Çerkez’i hiçbir ayrım gözetmeden bir araya toplandı. İçindeki insanlığı içindeki haysiyeti dışa vurdu. Hep beraber büyük bir Türkiye olarak meydanlara aktık. O sapık tarikata karşı meydanlardayız. Bu dışarıdan güdümlü sapık tarikata karşı. Bu dinimizi ayaklar altına alan, dinimizi itibarsızlaştırmaya çalışan, memleketimizi ülkemizi itibarsızlaştırmaya çalışan içimize fitne salan. Birbirimize itibarımıza ve güvenimize dinamit döşemek isteyen bu sapık adama karşı, bunun ideolojisine karşı bunun büyülediği aslında içimizden insanlar olan kardeşimiz olan biri amcamız olan, kimi dayımız, kimi yeğenimiz olan kimi komşumuz olan bu insanlara karşı bir direniş sergiledik. Aslında bunlar değil muhatabımız. Bunların gerisindeki sapıklıklar. Bizim bu direnişimiz bizim bu duruşumuz onların şahsına karşı değil. Onları aldatan, büyüleyen, sapkın hale getiren körelten köleleştiren, o güce o sapkınlığa o dünyanın büyüklüğüne sahip olduğunu söyleyen, ülkemize tahakküm etmeye çalışanlara karşı.

“BENZERLERİ DÜNYADA VAR”

Bu sapıklığın benzeri dünyada her zaman oldu. Hasan Sabbah oldu, Cizvit Papazları oldu, Opus Dei Teşkilatı oldu, Moon tarikatı oldu birçok tarikat oldu. Pakistan’daki Tahir ül Kadri oldu. İsmini başı da Muhammed. Muhammed Tahir ül Kadri. Kanada da yaşıyor. Aynen bizim sapık gibi. Eğitim ile başladı. Polis ile devam etti. Adliye ye devam etti. Askeriyeye girdi. Diyalogdan bahsetti. Kardeşlikten bahsetti. Toleranstan bahsetti. Anlayıştan bahsetti. Aynen bunun gibi diyaloğu,  Müslümanlarla bu dinin hakiki insanları ile değil, başkaları ile kurdu. Toleransı hoş görüsü bu ülkenin aslı sahiplerine değildi başkalarınaydı. İşbirliği başkalarıylaydı. Tahir Ül Kadri de dinler arası diyalogdan bahsetti. İsrail ile Amerika ile Kanada ile İngiltere ile ilişkilerini iyi tutmaya çalıştı. Kanada’ya yerleşti çifte vatandaşlık sahibi oldu. Başka benzerlikleri de var. Rüyada Peygamber Efendimiz ile konuşuyorum dedi. Hatta Peygamber temessül ediyor dedi. Peygamber ile haşa canlı konuşuyorum dedi. Allah ile irtibatım var dedi bu sapık. O da gitti Pakistan’ı karıştırdı. Pakistan’da terör eylemleri yaptı. Pakistan’da Navaz Şerif’e karşı eylemler gerçekleştirdi. Ama Pakistan halkı ona yüz vermedi. Bir milyon insan ile yürüyeceğim dedi anca 50 bin kişi topladı. Tıpkı buradaki sapık gibi. Hep kendini gizledi hiç ortaya çıkmadı. Hep yalan söyledi, Hep başka bedenlerde Zombiler gibi yaşadı. Gerçek bir şahsiyetleri yok, gerçek bir kimlikleri yok. Aldatılmış ruhları alınmış başka bedenlerde yaşıyorlar.

“BİR BİRİMİZE OLAN GÜVENİMİZE DİNAMİT DÖŞEDİLER”

Liseden bir arkadaşım geldi. Beni falan daireden, falan kamu kurumundan açığa aldılar dedi. Ben paralelciymişim dedi. Benim tanıdığım bir arkadaş. Yıllardır görmemiştim, samimi bir arkadaşım. Ona söylediklerimi aynen söylüyorum. Benim ne yapmamı istiyorsun dedim. Bunlar bizim kardeşliğimize birbirimize olan itimadımıza bomba attılar. Hiçbirimiz birbirimize güvenemiyoruz. 35 yıl önceki arkadaşıma çaresiz baktım kaldım. Şimdi ben senin ne olduğunu nereden bileyim dedim. Ben paralelci değilim dedi.

“GÜLEN’DEN BANA KÜFÜR EDİN FETVASI”

Ama zaten bu sapık tarikattan olanlar şimdi hepimizden daha fazla bu sapık adama küfür ediyorlar. Çünkü Feto fetva etmiş, demiş ki bana küfür edebilirsiniz. Kendinizi gizleyin kendinizi saklayın. Meydanlara gidin. Reklam verin ilan verin. Bayrak alın, Twit atın. Sosyal medyadan beni kötüleyin. Darbeye karşı gelin diyor. Bizim içimizdeki güveni sarstı. Dindarlara olan güveni sarstı. Nerde bir dindar olsa artık herkes şüphe ile bakıyor.

“İHANET ETTİLER”

Ülkemizin kaynaklarına ihanet etti. Ülkemizin dirliğine birliğine ihanet etti. Ama biz bu ihanetin bu saldırının, darbe teşebbüsünün bu ülke adına, bu bölge adına, millet adına, ümmet adına tıpkı Çanakkale’deki gibi bütün kardeşlerim burada söylediler, cevabını verdik. Bunan sonra her musibetten bir nasihat doğar, her felaketten sonra imkânlar doğar, fırsatlar doğar. Biz bu imkânları kardeşliğimizi bütünleştirmek için milli birliğimizi, beraberliğimizi pekiştirmek için, ulusal bütünlüğümüzü güçlendirmek için, kendi aramızdaki çatışmaları, ayrışmaları, kutuplaşmaları birlik beraberliğe dönüştürmek için, bu birlik beraberlik içinde partiler arasındaki diyaloğumuzu, ülkenin değişik kesimleri arasında, Kürt ile Türk arasında, Laz ile Çerkez arasında, Alevi ile Sünni arasında, Sağcı ile Solcu arasında farklılıklarımızı koruyarak farklılıklarımıza saygı duyarak, milli birlik beraberlik içerisinde yeniden kenetlenerek güçlü bir Türkiye için geleceği canlı, zengin, müneffeh bir Türkiye için bir araya gelme imkanı bulduk. Çünkü bu sokaklarda bu meydanlarda bu kesimlerin hepsi var, var olmaya da devam edecek. Bu bizim milli mücadelemiz, memleket, bölge, ümmet mücadelemiz. Bu uğurda hepimiz kenetlendik. Bundan sonra siyasilerimize düşen, yöneticilerimize düşen bu bir birliğimizi beraberliğimizi bir Anayasa ile taçlandırmak. Bunun seferberliği başladı. Bunun öncülüğü başladı. Mecliste başladı, Cumhurbaşkanımız başlattı. Cumhurbaşkanımız bir ilke imza attı. Şu ya da bu sebeple haksız yere de olsa, bana hakaret eden haksızlık eden her kim varsa, hangi ideolojiden hangi kesimden, hangi toplumdan, mezhepten olursa olsun hepsi ile ilgili açtığım davaları geri çektim dedi. Bu bir adımdır. Liderlerimiz ve vatan uğrunda şehit olanlar bizi Suriye gibi olmaktan, Pakistan gibi olmaktan, karıştırılmış ülkelere benzemekten kurtardı. “